Hocamız Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin “rahmetullahi aleyh” vefatlarında yayınlanan gazete yazılarından:
11-
– dünden devam –
Rahmetli öğretmenimiz, bize hep dürüstlüğü anlatır, tavsiye ederdi. Kuleli’deki öğrencilerin ileride, milletimizin gözbebeği ordumuza subay olacaklarını hep hâtırlatırdı. Türk milletini çok severdi. Türk gençliğini sapık ve yıkıcı akımlardan korumak için ömrü boyunca çırpındı.
Devlete hile yapılmıyacağını, devletin, nâmûs, mal, mülk ve dînimizin garantisi olduğunu söylerdi.
İyi bir Türk ve Müslimân evlâdı, devletinin kanûnlarına harfiyen uymalı derdi.
Biz, onun samîmî yaklaşımlarından ba’zan şımarır, ciddiyetsiz sorular da sorardık. Hiç kızmazdı. Lügatinde öfkelenmek yokdu. Öyle olgun cevablar verirdi ki, soruyu soranı, diğer öğrenciler bakışlarımız ile cezâlandırırdık.
Hiçbir zemân tarîkatcılığı tavsiye etmedi. Yalancı şeyhlerin tuzağından uzak durmağı öğütlerdi. Din simsârlarından nefret ederdi. Yazdığı yüze yakın kitâbından beş kuruş ücret almadı.
Ondan aldığımız güzel ahlâk örnekleri ile, gitdiğimiz kıt’alarda bize emânet edilen vatan evlâdlarına kardeş gibi, baba gibi yaklaşmayı becerdik.
Kuleli Askeri Lisesinde Hüseyn Hilmi öğretmenimizin sözünü dinleyen arkadaşlarımız başarılı oldu. Dinlemiyenler ise, bir çoğu okulu bitiremeyip alaya çıkdılar. Bize, “Sakın iyi kötü diye insanları ayırmayın. Her insanın bir güzel yanı vardır. Ondaki bu güzelliği görmeğe çalışın.” derdi.
Bu gün, şu son cümleyi uygulayabilsek, arzû etdiğimiz millî barış ve kardeşlik hemen teessüs edecekdir. Türk dünyâsının başı sağ olsun. Allah ganî ganî rahmet eylesin.
– devamı var –