Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh” hazretleri buyurdular ki; Şu on şey insanın maddî ve manevî yapısını tahrip eder: 1- Dînine önem vermeyen kimseyle arkadaşlık etmek, 2- Hayırlı ve yararlı kişilerden ayrılmak,…
Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh” hazretleri buyurdular ki; Şu on şey insanın maddî ve manevî yapısını tahrip eder: 1- Dînine önem vermeyen kimseyle arkadaşlık etmek, 2- Hayırlı ve yararlı kişilerden ayrılmak,…
Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh” hazretleri buyurdular ki; Şu on şey beden üzerine farzdır: 1- Farzları noksansız yerine getirmek, 2- Harâm kılınan şeylerden kaçınmak, 3- Allah için mütevâzı’ olmak, 4- Müslümân…
Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh” hazretleri buyurdular ki; Gözlerini harâma bakmaktan ve başkalarının ayıplarını görmekten koru. Bir gece karanlığında odamda otururken, ayaklarımı uzatmıştım. Hemen bir ses duydum. Sultânla oturan edebini gözetmelidir,…
Bâyezîd-i Bistâmî hazretleri “kuddise sirruh” yağmurlu bir havada Cum’a namâzına gitmek için evinden çıktı. Sağanak hâlde yağan yağmur, yolu çamur hâline getirmişti. Yağmur bitinceye kadar bir evin ihâta duvarına dayandı.…
Bâyezîd-i Bistâmî hazretleri “kuddise sirruh” vefât ederken, kendisini sevenlerden Ebû Mûsâ ismindeki zât yanında bulunamamıştı. Fakat o gece Ebû Mûsâ rüyada gördü ki: “Arşı, başı üzerine alıp taşıyor”. Bu rüyaya…
Bâyezîd-i Bistâmî’ye “kuddise sirruh” bir gün bir kimse gelip; Efendim! Ben otuz senedir, gündüzleri oruç tutup, geceleri namâz kılıyorum. Ama, kendimde hiç bir ilerleme göremiyorum. Hâlbuki itikâdım da düzgündür, dedi.…
Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh” hazretleri birgün Rum diyârına doğru yola çıktı. Günlerce gittikten sonra, bir rahip ile karşılaştı. Rahip, Bâyezîd-i Bistâmî’nin elini tutup, evine misâfir götürdü. Evinde ona bir oda…
Sultân-ül-Ârifîn Bâyezîd-i Bistâmî’yi “kuddise sirruh” bir gece uyku bastırıp, sabâh namâzına uyanamadı. Namâzını kazâ edip, o kadar ağlayıp inledi ki, bir ses işitti. Ey Bâyezîd, bu günâhını afv eyledim. Bu…
Bâyezîd-i Bistâmî “kuddise sirruh”, hocalarından birinin huzûrunda bulunuyordu. Hocası; “Şu raftaki kitabı getir, dedi. Bâyezîd; “Hangi raftaki kitabı istiyorsunuz efendim, dedi. Hocası; “Bunca zamândır buraya gelip gidiyorsun. Dershânede oturduğun yerin…
Evliyânın büyüklerindendir. İnsanları Hakka davet eden, onlara doğru yolu gösterip, hakiki saadete kavuşturan ve kendilerine “Silsile-i aliyye” denilen büyük âlim ve velilerin beşincisidir. Sultân-ül-Ârifîn lakabıyla meşhûrdur. Künyesi, Ebû Yezîddir. İsmi…
Bu Sitede, kullanıcı deneyimini geliştirmek ve internet sitesinin verimli çalışmasını sağlamak amacıyla çerezler kullanılmaktadır. Kabul Et Daha Fazla Bilgi