55 — TEYEMMÜM
Abdest ve gusl için su bulamamak, kullanamamak, yedi dürlü olur:
5 — Su yakın ise de, su yanında düşman, yırtıcı, zehrli hayvan, ateş veyâ nöbetci varsa veyâ kendisi mahbûs ise veyâ abdest alırsan seni öldürürüz, malını alırız diye korkuturlarsa, teyemmüm ederek kılar ise de, bu sebebler kul tarafından oldukları için, gusl ve abdest alınca, bu nemâzları tekrâr kılması lâzımdır.
6 — Yolcunun fazla suyu varsa da, kendinin ve yol arkadaşlarının içmesine ve necâseti temizlemesine ve hayvanlarına lâzım olursa, teyemmüm eder…
7 — Kuyudan su çıkarmak için, kova, ip veyâ para ile inecek kimse bulamıyan, teyemmüm eder ve su bulunca, nemâzı iâde etmez…
Yukarıda yazılı sebeblerden birisi ile teyemmüm edildikde, bu sebeb bitince, teyemmüm bozulur. Sebeb bitmeden, başka bir sebeb hâsıl olur ve sonra birinci sebeb biterse, birinci teyemmüm yine bozulur. Yeniden teyemmüm etmek lâzım olur.
Abdestsiz veyâ guslsüz kimse, cenâze ve bayram nemâzlarını kaçırmamak için, su var iken bile, teyemmüm edebilir. Cum’a nemâzını ve beş vakt nemâzdan herhangi birinin vaktini kaçırmak korkusu olsa, su varken, teyemmüm edemez. Gusl veyâ abdest lâzımdır. Nemâz vakti kaçarsa, kazâ eder. Meselâ, sabâh güneş doğması yakın iken uyanan kimse, cünüb ise ve hayz ve nifâsdan kesilmiş ise, acele gusl eder. Güneş doğarsa, sabâh nemâzını, kerâhet vakti çıkınca, sünneti ile birlikde kazâ eder. (Teyemmüm), lugatde kasd etmek, demekdir.
– devamı var –