Birgün Hasan-ı Basrî “radıyallahü anh” hazretlerine birisi gelip:
– Filan kimse seni çekiştirdi, gıybet etti, dedi.
– Sen o zâtın evine niçin gitmiştin? buyurdu.
– Misâfir olarak da’vet etmişti, dedi.
– Sana ne ikram etti? buyurdu.
– Çeşitli yemekler ve meşrûbat…, dedi.
– Bu kadar yemekleri, içinde sakladın da, bir çift sözü mü saklayamayıp bana getirdin! buyurdu.
Daha sonra kendisinin aleyhinde konuşan bu kimseye, bir tabak taze hurma ile birlikte özür dileyerek, şöyle haber gönderdi: “Duyduğuma göre sevâblarını, benim amel defterime geçirmişsin! İsterdim ki, karşılık vereyim! Kusura bakmayın! Bizim hediyemiz sizinki kadar çok olmadı.”
İslam Âlimleri Ansiklopedisi