ABDULLAH BİN HUBEYK “rahmetullahi aleyh” hazretleri buyurdular ki;
Ebû Hüreyre hazretleri “radıyallahü anh” rivâyet etti. Birisi Resûlullah efendimize “sallallahü aleyhi ve sellem” gelerek: “Yâ Resûlallah! Dünyâlık elde etmek gâyesi ile gazâya giden kimse için ne buyurursunuz?” diye sordu. Resûlullah efendimiz; “Onun için ecir (sevap) yoktur.” buyurdular. Ebû Hüreyre hazretleri bu durumu Eshâb-ı kirâm arasında anlatınca onlar; “Belki sen bunu Resûlullah efendimizden iyi anlamadın.” dediler. Bunun üzerine Ebû Hüreyre hazretleri tekrar Resûlullah efendimizin yanına döndü ve bu husûsu sordu. Resûlullah efendimiz üç kerre; “Onun için ecir yoktur.” buyurdular.
Enes bin Mâlik’den rivâyet etti. Birisi Resûlullah efendimize geldi; “Yâ Resûlallah! Kıyâmet ne zaman?” diye sordu. Resûlullah efendimiz; “Kıyâmet koptu (farz et). Onun için ne hazırladın?” diye sordu. O zât; “Fazla bir şey hazırlamadım. Fakat ben, Allah ve Resûlünü seviyorum.” dedi. Bunun üzerine Peygamber efendimiz; “Senin için tahmîn ettiğin vardır. Sen sevdiğin ile berâbersin.” buyurdu.