Bu büyüklerin yolu Eshâb-ı kirâmın yoludur. Hayr-ül-beşerin sohbetinde [ve mübârek nazarları karşısında] bir kere bulunmakla, Eshâb-ı kirâmdan herbiri, öyle bir dereceye yükselirdi ki, onlardan sonra gelen Evliyânın en büyüklerinden pek azı, en son olarak, bu dereceye yükselebilmişlerdir. Bundan dolayı, Uhud gazvesinde Hz. Hamzanın şehit olmasına sebep olan Vahşî îman edip, bir kere Peygamberin huzurunda bulunduğu için, Tâbiînin en üstünü olan Veysel Karânîden eftal olmuştur. [Bunun için, Vahşîye dil uzatmamalıdır. Şarap içip, had olarak sopa vuruldu sözü doğru değildir.] Büyük islâm âlimi Abdüllah ibni Mübâreke, (Muaviye ile Ömer bin Abdülazîzden hangisi eftaldir?) diye soruldukta, (Resûlullahın yanında giderken Muaviyenin bindiği atın burnuna giren toz, Ömer bin Abdülazîzden yüzlerce daha kıymetlidir) buyurdu. [Eshâb-ı kirâm onlardır ki, Allahü teâlâ onları Habîbinin meclisine, sohbetine lâyık olarak halk etmiştir.]
Büyüklerimiz, Eshâb-ı kirâmın yolunda yürüdüklerinden, başkalarının, en sonda vardıkları derecelere, daha başlangıçta ermişlerdir. Bu yolun sonunun nasıl olacağını, bundan anlamalıdır. Bu büyüklerin, nihâyette eriştikleri dereceleri kim anlıyabilir. Fârisî iki beyt tercümesi:
Dil uzatırsa, bunlara, eğer bir câhil,
Allah korusun! Ağza almam sözlerini,
Cihân arslanları, bu zincire bağlıdır,
Kurnaz tilki, nasıl koparır bu zinciri?
Allahü teâlâ bizleri ve sizleri, bu büyükleri sevmekle şereflendirsin! Âmîn.