Sevgili Peygamberimiz buyuruyorlar ki; (Allah korkusundan mü’minin kalbi ürperdiği vakit, ağaçların yaprakları düşer gibi günahları dökülür.)
İnsanlar yeni bir yıla girince genelde sevinir, neşelenirler. Yüzü ahirete dönük olanlar ise, ömürden bir sene daha gitti ve kabre biraz daha yaklaşıldığı için kendilerini hesaba çekerler. Çünkü Allahü teala Enbiya suresinin kırkyedinci ayetinde mealen; “Kıyamet günü terazi kuracağım, o gün kimseye zulüm edilmeyecektir. Herkesin dünyada yapmış olduğu zerre kadar iyilik ve kötülüklerini meydana çıkarıp teraziye koyacağım. Herkesin hesabını yapmaya yetişirim” buyurmaktadır.
Allahü teala kullarına çok merhametli olduğu için bunu haber verdi ki, herkes dünyadayken kendi hesabını görsün. Peygamber Efendimiz de buyuruyor ki; “Akıllı kimse; ölmeden önce hesabını gören, ölümden sonra kendisine yarayacak şeyleri yapan kimsedir. ”
Zünnun-i Mısri hazretlerine; kul hangi sebeple Cennete girer diye sorulduk da; cevabında, beş şeyle buyurdular;
1. Eğrilik bulunmayan bir doğruluk,
2. Gevşeklik bulunmayan bir gayret,
3. Gizli aşikar Allahü tealayı anmak, zikretmek,
4. Yol hazırlığı yapıp ölüme hazırlanarak ölümü beklemek,
5. Hesaba çekilmeden önce kendini hesaba çekmektir, buyurmuştur.
Ömer bin Abdülaziz hazretleri buyuruyor ki; “Ecel gelmeden, ameller sona ermeden, Allahü teala insanları ve cinleri hesaba çekmek için huzuruna getirmeden önce tövbeyi fırsat bilmeli, afv ve mağfirete kavuşmaya çalışmalıdır. Kıyamette hesap gününde mazeret kabul edilmez, o zaman bütün gizli şeyler ortaya çıkarılır, herkes kendi başının çaresini arar. İnsanlar amelleriyle gelirler, herkesin amellerine göre durumu ayrı ayrıdır. O gün, dünyada Allahü teala ve Resulünün emirlerine uyup yasaklarından uzak kalmış olanlara ne mutlu. Dünyada Allahü tealaya isyan ederek ahirete göçenlere ise çok yazık. İmam-ı Gazali hazretleri nefsine hitaben buyuruyor ki; “Ey nefsim; sonra tövbe ederim, iyi şeyler yaparım diyorsan, ölüm daha önce gelebilir, pişman olup kalırsın. Yarın tövbe etmeyi bugün etmekten kolay sanıyorsan aldanıyorsun. Çünkü tövbe, geciktikçe zorlaşır ve ölüm yaklaşınca, hayvana yokuş önünde yem vermeye benzer ki faydası olmaz. Senin bu halin şu talebeye benzer ki, dersine çalışmayıp imtihan günü hepsini öğrenirim sanır ve ilim öğrenmek için uzun zaman lazım olduğunu bilemez. Bunun gibi, pis nefsi temizlemek için de uzun zaman mücahede etmek lazımdır. Ömür boşuna geçince bir anda bunu nasıl yapabilirsin. İhtiyarlamadan önce gençliğin, hasta olmadan önce sıhhatin, sıkıntı çekmeden önce rahatlığın ve ölmeden önce hayatın kıymetini niçin bilmiyorsun. Herkes kendini hesaba çekerek dünyadayken yaptıklarının hesabını görmelidir, aksi halde ahirette bu hesabın altından kalkmak çok zordur. Peygamber Efendimiz buyuruyorlar ki; “Ahirette hesaba çekilmeden önce dünyadayken hesabınızı görünüz ve tartılmadan önce kendinizi tartınız”.
Eden kendine eder. İnsan başıboş olarak yaratılmamıştır. Her yaptığının hesabını verecektir…
Yazının tamamının ses dosyasını dinlemek için lütfen tıklayınız efendim…