Enver abim bir Ramazan-ı şerif günü buyurdular ki;
Efendim, Ramezan-ı şerifin hürmetine Allahü teala hepimizi afv ve mağfiret eylesin. Kitaplarda diyor ki; Ramezan-ı şerifte bir gün oruç tutmak, Ramezan-ı şerif dışında bin sene oruç tutmaktan daha efdaldir, daha sevaptır. Onun için, farzın yanında nafileler, deryada bir damla sevaptır, buyuruyorlar. Böyle mübarek bir aydır bu ay. Beş vakit namaz, namaz arasındaki günahlara keffarettir. Çünki, her namaz başında insanlar, suda yıkanmış gibi temizleniyorlar. Beklenmeyen günahlar olabilir. Allahü teala, Cuma namazı, Cuma gecesi hürmetine affedebilir. Oldu da günahlar bitmedi, mübarek geceler var. Oldu da yine bitmedi, Ramezan-ı şerif var. Ondan kurtulmak mümkün mü, ondan kaçmaz. Çünki, Allahü teala her ibadetin karşılığını bildirmiş. Şunu yaparsan bu kadar, bunu yaparsan bu kadar sevap diye… İki şeyin karşılığını bildirmemiş. Birincisi, yemek yedirmek. İkincisi, Ramazan orucu. Sevabının ölçüsü yok. Onun için, Ramezan-ı şerifiniz mübarek olsun. Allahü teala bu ayın kıymetini bilenlerden eylesin. Birisi bana Farisi olarak bir şiir yazmış. Demiş ki şiirde; Eğer bütün taşlar pırlanta olsa idi onun ne kıymeti kalırdı. Eğer bütün madenler altın olsa idi altının kıymeti kalır mı idi. Eğer bütün aylar Ramezan olsa idi Ramazanın kıymeti kalır mı idi. Eğer her insan Enver abi olsa idi Enver abinin kıymeti kalır mı idi.
ali zeki osmanağaoğlu