Dünyânın neresinde olursa olsun, her insana önce lâzım olan şey, dînini, îmânını öğrenmekdir. Din, eskiden islâm âlimlerinden kolayca öğrenilirdi. Şimdi, âhir zemân olduğu için, hiçbir yerde hakîkî din âlimi kalmadı gibi. Şimdi dîni, îmânı doğru olarak öğrenmek için tek çâre, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitâblarını okumakdır. Bu kitâbları bulmak, Allahü teâlânın büyük bir ihsânıdır.
Peygamber efendimiz ‘sallallahü aleyhi ve sellem’ Hazret-i Ali’ye, “Ya Ali, müslümanın iki alameti vardır. Birincisi; cömert olmak, ikincisi; güler yüzlü olmak. Kâfirin de iki alameti vardır. Hasis olmak ve çatık kaşlı olmak” buyurmuşlar. Cömert olmak, dünyaya düşkün olmamakdır ki dinimizin şiarındandır. Dinimize hizmet edecek kişi, güler yüzlü olmağa mecbur ve mahkûmdur.