Büyükler buyurdular ki;
Büyüklerimiz buyuruyor ki; Âhirette kiminle beraber olmak istiyorsan, dünyadayken onunla beraber olmaya çalış. Çünki herkes sevdiğiyle beraber olacaktır. Çok büyük bir nimet içindeyiz ki, her yerde din kardeşlerimiz, arkadaşlarımız var. Beraber olmak imkanı var. Bu imkandan mahrum kalanlar ne yapsın? Şimdi git Amerika’ya, bütün hepsini toplasan, beş veya on kişi zor çıkar. Burada bir düğün oluyor, bin kişi. Mübarek Hocamız Kuleli Askeri Lisesinde anlatmışlardı, bileşik kaplar usulü, herkesin kalbinden diğer münasip olan yerlere feyz akımı başlar. Ne demek feyz? Allah sevgisi. Hatta efendim, evde okunan Kur’ân-ı kerimin, evde kılınan namazın feyzi, kapının aralıklarından, pencerenin kenarlarından, sokağa taşar. Ve o sokağa giden feyz, uygun yer arar, buldu mu içeriye girer. Mesela bizim evden şimdi sokağa akıyor. Peki nereye gidiyor? İşte Abdülhakim’in evine gidiyor, karşıda arkadaşlar var. Her yere gider efendim, durduramazsınız, buyurdular. İşte bu kadar arkadaşın her birinin içinde Allah sevgisi farklı, Allahü tealaya itaati farklı, Hocamıza muhabbeti farklı. Bu farklılıklar dengeyi sağlayıncaya kadar akım başlar ve devam eder. Ne kadar? Ne kadar kalırsak.