Enver abim buyurdular ki;
Bu öyle bir dindir ki, herkesin mevkiine, bulunduğu duruma göre söyledikleri, verdiği emir ve yasaklar, çok büyük değer kazanır ve kaybeder. Mübarek Hocamız gelse bir şeyler söylese, can feda! Peki, Efendi hazretleri gelse, her şey feda. Ya cenab-ı Peygamber “aleyhissalatü vesselam” gelse bir şey istese, bizden burada kim durabilir? Ya Allah söylerse? İşte, bize verilen vazifeler, bize verilen emirler veya yasaklar, verenin büyüklüğüne bağlıdır. O halde, yerleri gökleri yaratan ve her şeyi varlıkta durduran yüce Allahın emirlerine ve yasaklarına lakayt davranmak, Ona lakayt davranmaktır. Onun verdiği emri yerine getirmekte veya getirmemekteki gevşeklik, cenab-ı Hakkın büyüklüğüne karşı olan gevşekliktir. Buna dikkat edersek, her şey kökünden hal olur. Bana kim verdi bu işi, ben bunu neden yapıyorum? Kimin dediğini yapıyorum?
Huzur Pınarı