Enver abim buyurdular ki;
Bir Müslüman, Büyüklerden gelen zemzem suyuna bir parça kir ilave ederse, o su zemzem olmaktan, şifalı su olmaktan çıkar, zehirli su olur. Mektûbat’ta buyuruyor ki; İnsanın aciz olması, bir felakettir, çünki felç. Ama kötü birine tabi olmak, bundan da kötüdür. Diğerinde kurtulma imkânı vardır, rastlar birine, kurtulur, ama bunda kurtulma imkânı yoktur. Saplanmıştır mutlaka. Her kelimeleri, kalbi biraz daha öldüren, zehirleyen bir insandır, onlardan uzak durmak büyük bir seadettir. Onun için, arkadaşlarımızın en ufak bir şekilde, dünya ve dünyalığa herhangi bir üzgünlükleri olursa, hem Allahü teala gücenir, hem de Büyükler gücenir. Sana bu kadar büyük nimet vermiş, sen kalkmışın, camım kırıldı diye hüngür hüngür ağlıyorsun. Olur mu?
Allahü teala üç şeyi üç şeyde gizlemiştir. Birincisi; razı olduğu ibadeti, ibadetlerin arasında gizlemiştir, hangisi, belli değil. İkincisi, gadab ettiği günahı, günahlar arasında gizlemiştir, hangisi, belli değil. O halde hepsinden kaçmak. Üçüncüsü; sevgili kullarını, kullarının arasına gizlemiştir. Onu kimse bilemez. Bir ayağına basarsa yanar gider. Dolayısıyla, herkesi Hızır bil, her geceyi Kadir bil. Bilmezsin neyin ne olduğunu…