ali zeki osmanağaoğlu
2007 senesi, Haziran ayının 4 ü…
Enver abim İhlas Holding’de kendilerinin de namaz kıldıkları (odalarının bulunduğu kattaki) mescidde ikindi namazına, Huzur Pınarına hizmet eden arkadaşları davet etmişlerdi. Ayrıca kalabalık bir cemaat vardı.
– geçen haftanın devamı –
O gün Enver abiler buyurdular ki;
Bir delikanlı genç işsiz kalmış. Gitmiş iş aramaya. Ağanın yanına git, bahçesi sulanacak demişler. Buna işi vermişler, su taşıması için ip, kova ve omuzunda taşıması için sopa vermişler. İşe başlamış. Şans bu ya, kovanın biri sağlam biri delik. Sağlam kova hiç su akıtmıyor, delikli kovanın yarısı yolda boşalıyor, yarısı geliyor. Yani iki kova ile gidiyor, bir buçuk kova ile dönüyor. Bu, iki sene sürüyor. Sağlam kova, delikli kovaya meydan okumaya başlıyor, hakaret etmeye başlıyor. Sen zaten ne işe yararsın, yine bende iş var, bir damla suyu zayi etmeden getiriyorum diyor. Senin getirdiğinin yarısı boşa gidiyor, sen hep yarım adamsın, yarım olarak getiriyorsun. Akla ne gelirse söylüyor. Artık delikli kovanın burasına geliyor. Artık sucu başına diyor ki, yeter bu kadar. Artık uğradığım hakaretler yeter bu sağlam kovadan diyor. Her gün tafra, tafra, hakaret ediyor. Ben buna dayanamıyorum, ya kır beni, ya da yama, ne yaparsan yap, yeter ki sağlam olayım. Öyle mi diyor, sucu çocuk. O zaman bugün su taşımayalım da beraber bir gezelim diyor. Gitmişler dereye. Buradan bahçeye kadar gidelim demiş. O zaman tabi yollar dar. Yolda gelirken demiş ki delikli kovaya, sen hep omuzumun sağ tarafındaydın, öteki de sol. Şu yolun iki tarafına bak demiş. Senden akan sulardan ne güzel güller, yeşillikler, bitkiler büyüdü ama öteki taraf kup kuru. Bir taraf kuru, bir taraf mükemmel, hayat. İşte kibirli insanlar dolu kovaya benzer ama etrafa bir damla faydaları olmaz. Diyor ki; Senin gibi delikli kovanın, hem kendine faydası var, hem bana faydalı, hem de toprağa faydası var. Güller yetişti senin geçtiğin yerlerde. Hangisi olmak istersin, ondan mı, bundan mı? O da diyor ki; Biraz daha delsen iyi olur galiba… Onun için, kibirli insanların hiç faydası yoktur. Bir insan kibirli mi, değil mi faydasından belli olur. Eğer dağıtmıyorsa, vermiyorsa bil ki o berbat dolu kovadır, işe yaramaz. Eğer eli açıksa yani delikleri varsa tamam.
Netice, geçen sene Enver abi ölümden döndü. Bakın neşeli, aranızda. Elhamdülillah. Allahü teala hayırlı ömürler versin. Mektubat’ta buyuruluyor ki; Padişahın yanındaki sadrazamın beş dakikası, köylü dayının bin senesine bedeldir ama o padişahın yanındaki vezirin hayatı da aslanın ağzındaki değil midesindeki yem gibidir. Her an ölüm vakidir.