Enver abiler buyurdular ki;
Allahü teala bir kulunu severse, ona iki şey verir. Birincisi, onu sevdikleri ile ahbab eder. Yani, onu tanıştırır. İnsan kimi kime tanıştırır. İnsan birisini sevdiğine tanıştırır. İkincisi, eğer Allahü teala bir kulunu severse, onu, dinine hizmet ettirir. Mübarekler buyurdular ki; İhlas; İslamiyet demektir. İhlas’a hizmet eden, dine hizmet eder. Onun için bizler seçilmiş insanlarız. Allahü teala bizi bir çok pisliklerin içinden seçti, sevdiklerine teslim etti. Büyüklerin bir özelliği var. Seyyid Taha “kuddise sirruh” hazretlerine birisi gelmiş. Efendim beni kabul edin demiş. O da peki demiş. Elini öptürmüş ve ona bir tesbih vermiş. Adam tesbihi alıp köyüne gitmiş fakat ondan sonra her şey ters gitmiş. O da bu tesbih bana uğursuz geldi demiş ve tesbihi geri vermiş. Bu tesbihi aldıktan sonra her şeyim ters gitti demiş. Seyyid Taha hazretleri de tesbihi almış. Birgün abdest alırken birden ayağa kalkmış ve uzağa doğru bir işaret yapmış. Talebeleri sonra demişler ki; Efendim, bunun bir hikmeti var mı? Buyurmuş ki; hani bize o tesbihi veren adam vardı ya, o ölüyordu. Baktım, şeytan musallat oldu, imanını götürecek. Ne de olsa birkaç gün bizi sevdiği için şeytana vurdum, o da imanla gitti.