Enver abiler buyurdular ki;
Dâvud ‘aleyhisselam’ peygamber olduğu halde, ya Rabbi, evlatlarım şöyle namaz kılıyor, sana ibadet ediyor diye, oğlunu meth eder tarzda birkaç şey söylemiş, bu da Cenab-ı Hakkın çok gücüne gitmiş. Dâvud ‘aleyhisselamın’ başına gelen sıkıntılar, üzüntüler, iftiralar, neredeyse hiçbir peygamberin başına gelmemiştir. Neden? Allahtan bilmediği için! Peygamber olduğu halde! Ya Rabbi, senin verdiğin imkanla, senin verdiğin fırsat ile, çocuklar da elhamdülillah namaz kılıyor, demediği için. Allahü teala Gayyurdur. Gayyur demek, kendisinden başka hiçbir ortak kabul etmez, demektir. Ona karşı kullanılacak bir kelime, bir ifade, adamı perişan eder. Her ne varsa, her zerre, gerek iç dünyamız, gerek dış dünyamız, gerekse bütün tabiat olayları, her an, yüce Allaha muhtaçtır. Sen kimsin? Kalbin tekledi, aç bakalım! Bir şey yapamazsın. Nefes alamazsın. En büyük cinayet, Allahı unutmaktır. Dolayısıyla, çocukların diplomasıyla iftihar edenler, çok kaybedeceklerdir. Lütfen bahsederken, onların dindarlığından, namaz kıldığından, iyi arkadaşlarla beraber olduğundan, bahsedin. Çocukları o hedefe doğru yöneltin. Çünki, çocuklar nereden iltifat görürse, oraya doğru yönelirler. Marifet, iltifata tâbidir.