Huzurpınarı ailesinin muhterem üyelerinin Cum’a gününü tebrik eder, müstecâb dualarınızı istirham ederiz efendim.
ali zeki osmanağaoğlu
Bir; Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği ilmihal bilgileri. Rastgele insanların bildirdiği bilgiler değil. Biz Cennete götüren daireden bahsediyoruz. O halde Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını okumayan, içine bid’at karıştıran, doğru bir ilim sahibi olmayan, bu daireden haberi olamaz.
İki, bu dairenin içinde amel var, fıkıh, amel, tasavvuf hepsi var. Binealeyh dairenin içindekileri mutlaka icra etmesi lazım. Evvela daireyi öğrenecek, sonra içine girecek. Girdiği zaman dairenin içinde ne varsa ondan istifade edecek, dairenin dışından değil. Mübarekler; ihlasın dışı ateş kardeşim, buyurdular. Çünkü itikad bozuluyor. O zaman evvela dairenin, içine Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarından öğrendiği ilimle girecek. Daireye girdi, şimdi de adım adım o dairenin içindeki bilgilerle amel etmeye başlayacak. Namazsa namaz, oruçsa oruç. Ama çok farklı. Efendi hazretleri buyurmuşlar ki, herkes namaz kılar, ama her namaz kılan doğru dürüst adamdır denmez. İyi kötü herkes namaz kılar, hatta mübarekler buyurdular ki, din düşmanlarının Müslümanları en tehlikeli kandırma metodu, namaz kılmalarıdır. Namaz kılar, ama inanmaz. Peki niye kılar, seni kandırmak için. Çok tehlikeli. Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği tarzda namazı öğrenen ve ona göre amel eden, onların bildirdiği şekilde amel edenin namazı kabul olur. Her şeyi bozdular, namaz vakitleri, zekatlar değişti, hac değişti, kurban değişti, onun için bu daire çok sağlam bir daire olmalı ki, Allah muhafaza etsin, yanlış olmasın. Doksandokuzbin daire var, rastgele giremezsin, ancak ehl-i sünnet âlimlerinin dairesinden olacaksın.
Bunu da yaptın şimdi geldi üçüncüye; yalnız ve yalnız mutlak olarak bu Nakşibendiye büyüklerini tanımak, altın halkayı, silsile-i zehebi tanımak, anlamak, okumak, biat etmek, sevmek, muhabbet etmek, yani onların halleriyle hamur olmak.
Bu üç şart inşallahü teala insanı hem dünyada ve hem ahirette rahat ettirir. Ama kılıç kuşanan içindir. Unutmayın ki ilaç hastanın kullanması içindir. Mübarekler birgün buyurdular ki; maalesef, üzülüyorum, kitaplar rafta efendim. O halde bugün asıl aklımızda kalması gereken ahlak ile mertlik, çalışkanlık, doğruluk, dürüstlük, temizlik, giyim kuşam ile örnek bir insan olmaya bakın. Çünkü mübareklerin verdiği elbisenin hakkı budur. Onlar bizim üzerimizden elbisemizi çıkardılar, kendi elbiselerini verdiler. Bu Ehl-i sünnet, itikad elbisesi… Hiçbir mü’min hiçbir kafire, hiçbir münafığa karşı hiçbir ahlaksıza karşı üstünlük taslayamaz.
Enver abiler, asırlarda ender yetişen çok müstesna bir insandı. Allahü teala rahmeti ile merhameti ile muamele eylesin inşallah.
Fî emanillah