-HAYATINDAN KESİTLER-
Burgaz mağaraları:
-3-
Buyurdular ki; “Önce nemâzını kıl, biz seni bekleriz. Hemen gittim akşam nemâzını kıldım. Efendim biz İlmihâlde yazdığımız her şeyi Efendi hazretlerinden öğrendik. Akşam nemâzının vaktinin girmiş olduğu kat’i olduğu hâlde, bize önce nemâzı kılmamızı, sonra iftâr etmemizi buyurdular. Ya’nî biz İlmihâle (önce nemâzı kılmalı sonra iftâr etmeli) yazarken, bunu Efendi hazretlerinden duyduğumuz için yazdık. İlmihâlde yazan diğer bütün husûslar da böyledir. Biz Efendi hazretlerinden duyduklarımızın vesîkalarını kitâblardan bularak İlmihâle yazdık. İlmihâle kendi görüşümüzle herhangi bir şey yazmadık. Efendi hazretleriyle yemeğe oturduk o gece. Velhasıl, Efendi’nin kerameti. Efendi hazretleri nereden geldiğimi sorunca, verilen vazîfeyi söyledim ve mağaraların ne sebeble meydâna geldiklerini bulamadığımı arz etdim. Mağaralar hakkında rapor yazmam lâzımdı. Analiz raporuna göre, kanaatimce buralar yağmurlardan oyulmuş diye yazdım. Sonra; “Genelkurmay’a rapor edeceğim efendim burası yağmurlardan oyulmuş mağara” dedim. Efendi hazretlerine de okudum. Efendi hazretleri; “Bunu bilmeyecek ne var. İstanbulun surları ne ile yapıldı? İstanbul’un surlarını, bütün İstanbul’un etrafındaki o koca koca duvarları yapmak için harç lazım, kireç lazım. O mağaralardan almışlar. Hepsi onların kireç taşı. Bizans’lılar oymuşlar onları, bu surları yapmak için. Raporu böyle yaz” dedi. Ben de yazdığım raporda mağaraların meydâna gelme sebebini bu şekilde ifâde etdim. Genelkurmay’da şaşırmış. Nereden bildi bunu bu kadar diye. Bu raporum çok beğenildi ve şimdiye kadar kimsenin bulamadığı bu husûsu tespit etdiğim için takdîr edildi. Halbuki benim aklıma nereden gelirdi? Efendi hazretlerinden işittim bunu” buyurdular.
Yemekde Seyyid Tâhâ amca vardı. Hocamız ile Arabî olarak konuşdular. Hocamız aralarındaki konuştuklarını açıkladılar. Buyurdular ki; “Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri buyurmuş ki; İbrâhîm ‘aleyhisselâm’ ateşe atıldığında oradaydım, ben üfledim ateş söndü. Efendi hazretleri de surlar yapılırken orada olabilir. Birden cevâblaması bunu gösterir.”
-devamı var-