-HAYATINDAN KESİTLER-
Hüseyin Hilmi Işık efendi’nin rahmetullahi teala aleyh, sohbetlerinden bazı bölümler:
-6-
Hubb-u fillah îmânın alâmetidir. Îmânın şartı altı derler; O, inanılacak şey, altı… Îmânın esas şartı hubb-u fillah, buğd-u fillahdır. Mü’minleri, Ehl-i sünnet yolunda olanları, Allah’ın dînine hizmet edenleri, Allah’ın dînine tâbi’ olanları sevmek. Buna hubb-u fillah denir. Buğd-u fillah, Allahü teâlânın düşmanlarını sevmemek, kâfirleri, 72 fırkada olanları, Allahü teâlâ sevmez ki… Cehenneme sokacak çünki. Sevdiğini cehenneme sokar mı, sokmaz. Demek ki, onları sevmiyor. Onları sevmiyeceğiz. Sevmemek demek, döğüşmek, kavga çıkarmak demek değildir. Döğüşmek şöyle dursun, münakaşa etmek bile yok. Evet, dostlarla münakaşa etmeyeceğiz, düşmanları sevmeyeceğiz. Düşmanları sevmeyeceğiz ama onlarla da münakaşa etmeyeceğiz. Dövmek, sövmek şöyle dursun, kötülemek şöyle dursun, münakaşa dahi etmeyeceğiz. Kimle? Hem dostla, hem düşmanla. Dostla münakaşa dostluğu azaltır; Düşmanla münakaşa düşmanlığı artdırır. Münakaşa etmeği bile yasak ediyor bizim dînimiz efendim. Nerde kaldı ki, kötü söz söylemek, gövde ile döğüşmek. En büyük günâh kâlb kırmakdır. Kâfire dahi güzellikle emr-i ma’ruf yapacağız.
-devamı var-