-HAYATINDAN KESİTLER-
Hüseyin Hilmi Işık efendi’nin rahmetullahi teala aleyh, sohbetlerinden bazı bölümler:
-384-
-384-
Allahü teâlânın bir sıfatı da, hidayete erdirici sıfatıdır. Bu sıfatla kim hidayet bulursa insanların hidayeti için uğraşır. Çünki artık o büyük bir nimete kavuşmuşdur, diğer insanların da bundan istifade etmesini ister. Dolayısıyla hâdî sıfatına kavuşan, hidayete eren mutlaka başkalarının da Ehl-i sünnet olması için uğraşır. Bu hizmeti yapmazsa ne olur? Nimet elinden alınır. Çünki orada din için, islamiyet için ne yaptın diyecekler. Allahü teâlânın bir de dalâlete götürücü sıfatı vardır. Allahü teâlâ mülkün sahibidir. Neden böyle yapar sual edemeyiz. Sebebini O bilir. Bu dalâlete gidenler de hidayete erenlerin yaptıklarının tersini yapmaya çalışırlar. Hidayet de dalâlet de Allahü teâlânın takdiridir. Hidayete erecek olan kullarını bir mürşidi kâmille karşılaştırır. O mıknatısın manyetik cevheri çektiği gibi, kendisine tabi olacakların hepsini çeker. Kendisi çeker, kitapları çeker, talebeleri çeker, ama eninde sonunda çeker. Sevindirici haber şudur ki, bu büyükleri seven şaki olmaz, yani mürted olmaz. Ama ezelde şeklen inanır da bunun kıymetini bilmezse mudîl sıfatı tecelli eder ve mürted olur. Allah korusun. Mürted olarak giden çok vardır. Çünki bu verilen hidayet sıfatının gereğini yerine getirmediği, nimetin kıymetini bilmediği için elinden gitmiştir. Elimize geçen bu nimetin kıymetini bilip fırsatı iyi değerlendirelim. Bu beden, bu îmân, bu ahlak, bu fırsat çok kıymetlidir. Hem îmân hem de hizmet ihsan edildi. Bunlardan daha büyük nimet düşünülemez. Elimizden gitmemesi için çalışalım.
-devamı var-