-HAYATINDAN KESİTLER-
Hüseyin Hilmi Işık efendi’nin rahmetullahi teala aleyh, sohbetlerinden bazı bölümler:
-489-
Bedenin rahat olmasıyla rûh da rahat olur. Mü’minin güler yüzüne bakmak çok sevâbdır. Yüzünü göstermek de sevâbdır. Allahü teâlâ, İbrâhim aleyhisselâmı ateşin içinde yakmadığı, huzûr verdiği gibi bizi de mânevî ateşin içinde yakmıyor, huzûr veriyor. Bu huzûrun yanında dünyâ meşakkatleri nedir ki, hiç kalır. Zâten Allahü teâlâ dünyâya hiç kıymet vermiyor. Allahü teâlâ dünyâya hiç kıymet vermediği için, dost düşman herkese dünyâyı bol bol veriyor. Onun için dünyâda kimin dost kimin düşman olduğunu herkes anlıyamaz. Onu ehli hemen anlar. Dostlarına se’âdeti vermiş, onlara ibâdeti sevdirmiş, düşmanlarını da şekâvete terk etmiş. Buna alın yazısı diyoruz. Cahiller burada aldanıyor. Bizim Îmân ve İslâm kitâbında Abdullah Münîrî hazretlerinin bir mektûbu var. O mektûbda Abdullah Münîrî hazretleri; “Cahillerin aldandıkları yerlerin birincisi şu, ikincisi şu” diye sayıyor. “Dördüncü olarak da, cahillerin aldandıkları yer, kader meselesidir” buyuruyor. Diyorlar ki, Allahü teâlânın se’âdet nasîb etdikleri, ne kadar günâh işleseler de cennete gider, şekâvet verdikleri de, ibâdet etseler de cehenneme gider, diyorlar. Burada aldanıyorlar. Se’âdet verdiklerine cennete götürecek işler sevdirilir, şekâvet verdiklerine de cehenneme götürecek işler sevdirilir.
-devamı var-