-HAYATINDAN KESİTLER-
Öğretmenlik hayatı:
-8-
“Kuleli’de bazı sınıfların kimya dersine girerdim. Her sınıfa giremezdim tabii, sınıf çok. Nöbetçi olduğum zemânlar, dersine giremediğim sınıflara da uğrardım, bir şey sorsunlar da öğrensinler diye”. Bir gün birisi bir süâl sordu. Belki o şimdi paşadır. Hocam, harbde ölen şehid olur mu dedi. Tabii, olur dedim. Bunu Peygamber haber veriyor mu dedi. Evet, Peygamber Efendimiz haber veriyor dedim. Tamam, inandım dedi. Bir süâlim daha var dedi. Harbde denizde boğulan da şehid olur mu dedi. Tabii olur, hem de iki kat sevab alır dedim. Bunu Peygamber haber veriyor mu dedi. Elbette haber veriyor dedim. Tamam inandım dedi. Rica etsem bir süâlim daha var dedi. Tabii sorun dedim. Harbde tayyareden düşen de şehid olur mu dedi. Elbette olur, hem de öncekilerden de çok sevab alır dedim. Bunu Peygamberimiz haber veriyor mu dedi. Tabii, bunu da haber veriyor deyince, kahraman kesilerek, Peygamberimiz zemânında tayyare var mıydı dedi. Evladım, biz bir söz söyleriz, bir veya iki ma’nâya gelir. Peygamber Efendimiz öyle söz söylerdi ki, çok ma’nâya gelirdi. Bir sözle çok şey anlatırdı. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki; “Yüksekden düşen şehid olur.” İster tayyareden düşsün, ister helikopterden dedim. Çocuk, hocam buna cevab veremiyeceğinizi zannetdim, kahraman kesildim, ama hakiki kahraman sizmişsiniz dedi. Hikaye anlatmıyorum, hadise, vak’a anlatıyorum.
-devamı var-