Din bilgileri, Ehl-i sünnet âlimlerinden veyâ bunların kitâblarından öğrenilir.
Bugün, dînimizi, o büyük âlimlerin kitâblarından okuyup, öğreneceğiz! Din bilgileri, Ehl-i sünnet âlimlerinden veyâ bunların kitâblarından öğrenilir. Keşf ile, ilhâm ile, ilm elde edilmez. Bunların kitâblarını okuyan, hem ilm öğrenir, hem de kalbleri temizlenir.
İnsânların, sıhhatli, sağlam ve râhat, neş’eli yaşamalarına ve âhıretde sonsuz se’âdete kavuşmalarına sebeb olan fâideli şeylere (Ni’met) denir. Allahü teâlâ, çok merhametli olduğu için, kullarına lâzım olan bütün ni’metleri yaratdı. Bunlardan nasıl istifâde edileceğini, nasıl kullanacağımızı, Peygamberleri ile gönderdiği kitâblarında bildirdi. Bu bilgilere (Din) ve (Ahkâm-ı islâmiyye) denir. Müslümân olsun, kâfir olsun, herhangi bir insan, bu kitâblara uygun yaşarsa, dünyâda râhat ve huzûr içinde olur. Meselâ, bir eczâhânede yüzlerce fâideli ilâc vardır. Her ilâcın kutusunda târifnâmesi vardır. İlâcı, târifeye uygun kullanan, fâidesini görür. Târifeye uymayan ilâcdan zarar görür. Kur’ân-ı kerîme uygun yaşayan da ni’metlerden fâide görür.
Dünyâda ve âhıretde se’âdete kavuşmak, râhat ve neşeli yaşamak için müslümân olmak lâzımdır. Îmânı olan ve ahkâm-ı islâmiyyeye uyan, ya’nî harâmlardan sakınıp ve ibâdetlerini yapan kimseye, müslümân denir. Îmân, belli altı şeye ve bütün emr ve yasakların hepsine inanmak demekdir. Allahü teâlâ hakîkî müslümândan râzı olur. Onu sever. Hakîkî müslümân olmak için, Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri gibi îmân etmek ve ibâdetlerini doğru ve (İhlâs) ile yapmak lâzımdır. Allahü teâlâ doğru ve ihlâs ile ibâdet yapanları seveceğini, bunların kalblerine dünyâda feyzler, nûrlar vereceğini, âhıretde de (Sevâb), ya’nî iyilik vereceğini va’d etdi.