- Ayrıntılar
-
Cumartesi, 11 Ağustos 2018 06:11 tarihinde yayınlandı.
Kureyş'den Ümeyr ve Safvân, yenildikleri Bedir Harbi'nden sonraki durumu konuşuyorlardı. Bir ara Safvân dedi ki:
- Bu sebepten dolayı geçimimiz de güçleşti.
- Doğru söylüyorsun. Borcum olmasa, çoluk çocuğun geçim derdi olmasa, gidip Muhammed'i öldürürdüm.
- Yeter ki sen o işi yap. Borcunu ben veririm. Çoluk çocuğuna da bakarım.
Bu konuşmadan sonra Ümeyr yol hazırlığını yaptı. Kılıcına zehirli su verdi.
Ümeyr, Safvân'ın yanına gelerek; "Bu iş aramızda kalsın!" deyip yola çıktı. Medine'ye geldi. Mescit kapısında kılıcını kuşandı. Resûlullahın bulunduğu yere doğru yürüdü. Hazret-i Ömer, birkaç kişi ile konuşuyordu. Ümeyr'i görünce tanıdı:
- Şu giden adamı tutun! O Bedir Harbi'nde bizim az olduğumuzu söyleyerek, kavmini teşvik ediyordu.
Orada bulunanlar Ümeyr'i tuttular. Hazret-i Ömer, Resûlullaha haber verdi. "Buraya getirin!" buyurdular. Hazret-i Ömer, Ümeyr'i Resûlullahın huzuruna götürdü.
İçeriye girince, Ümeyr'in Peygamberimize ilk sözü şu oldu:
- İyi günler!
- O senin dediğin, cahiliyet devrinde idi. Şimdi selâm verilir. Peki, sen niye geldin? - Müslüman olmaya!
- Yalan söylüyorsun! - Yalan söylemiyorum.
- Peki, kılıcını niye dışarıda bırakmadın? - Unutmuşum.
- Kılıcı niye zehirledin? Bu söz karşısında şaşırıp kaldı. Biraz düşünüp sordu:
- Bunu size kim söyledi?
- Rabbim bildirdi. Mekke'de bu işi, şu mevkide Safvân ile kararlaştırdınız. Sonra da sen geldin. O anda içindeki kin ve nefret sevgiye döndü ve Kelime-i şehâdet getirip Müslüman oldu. Mekke'ye döndü. Safvân, onu merakla bekliyordu. Karşılaşınca merakla sordu:
- Onu öldürdün mü?
- Hayır. Tam aksine ben de Müslüman oldum.
Başından geçenleri ona da anlattı. O da Müslüman oldu. Bu yolla birçok kişi Müslüman oldu.
