Mûsâ aleyhisselâm bir fakiri gördü. Giyeceği olmadığı için kumun içine girmişti. Mûsâ aleyhisselâma, “Bana duâ et, cenâb-ı Hak bana yetişecek dünyalık versin, çünkü zaruretten bittim.” dedi. Mûsâ aleyhisselâm duâ edince, Allahü teâlâ ona dünyalık verdi. Mûsâ aleyhisselâm birkaç gün sonra o fakiri, yakalanmış ve kalabalık halk, onun başına toplanmış olarak gördü. Sebebini sorduğunda dediler ki:
“Bu adam şarap içmiş, kavga etmiş, birisini öldürmüş. Şimdi onu kısas yerine götürüyorlar.”
Mûsâ aleyhisselâm Allahü teâlânın adaletine bir kere daha îmân ve bu cüretinden dolayı istiğfar etti ve meâlen şu âyet-i kerimeyi okudu:
“Eğer cenâb-ı Hak kullarına rızkı lüzumundan fazla verseydi, yeryüzünde ne azgınlıklar yaparlardı.”
Herşeyin yaratıcısı olan Allahü teâlâ, herkese lâyık olduğu şeyi vermiştir. Seni zengin etmeyen, sana münasip olanı senden daha iyi bilir. Miskin kedinin eğer kanadı olsaydı, dünyadan serçenin neslini kaldırırdı. Öküzdeki iki boynuz eğer merkepte olsaydı, kimseyi yanına sokmazdı.
Türkiye Takvimi