- Mürşid-i kamilleri görmek de şifâdır. Onlar görülünce Allah hatırlanır.
- Mürşîd-i kâmil, her hareketinde şerîate uyan, her an Allahü teâlâyı hatırlayan kişidir.
- Melekler bir anda çeşitli yerlere gidebildiği gibi, Allahü teâlâ bu kuvveti Mürşîd-i kâmillerin ruhuna da vermiştir. O büyüklerin ruhları daha üstündür.
- Mürşîd-i kamil; iki talebesi olsa, biri şarkda, biri garbda olsa, ikisine de aynı anda emr-i Hak vâki olsa, ikisinin imdâdına da yetişip, îmanla vefat etmelerini temin eden kişidir.
- Sohbet ile rabıta aynı şeylerdir. Mürşîd-i kamil varsa yanında olmak sohbettir. Mürşîd-i kamil uzak memlekette ise veya vefat etmişse, kalp ona bağlanır ve sevilir. O sevgi Mürşîd-i kamile bildirilir. O kişi Mürşîd-i kamilden feyz alır.
Hüseyin Hilmi Işık (rahmetullahi aleyh)