Tâhâ-i Hakkârî hazretleri buyurdu ki:
Münkirden (inkârcıdan) ve bid’at ehlinden aslandan kaçar gibi kaçın! Münkirin ekmeğini yiyenin kalbi, zikre karşı kırk gün ölür. Bu münkirler, Resûlullah’ın zamânında olsalardı, ona îmân etmezlerdi.
İki şeyi muhâfaza etmek lâzımdır. Bunlar; dînin sâhibine son derece bağlılık ve hocasına ihlâs ve muhabbet üzere olmak. Bu iki şey olunca, ne verilirse nîmettir. Bu ikisi kuvvetli olup, başka bir şey verilmezse, hiç üzülmemelidir. Sonunda verilecektir. Eğer, Allah korusun, bu iki şeyden birinde halel ve sakatlık olursa, bununla birlikte hâller ve zevkler bulunsa da, bunları istidrâc bilmeli, kendinin harablığı görmelidir. Doğru yol budur.