Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” sohbet ederken, Eshab-ı kiramdan “aleyhimürrıdvan” birisi, ya Resulallah, dünyanın en kötü adamı kimdir, diye sormuş. Peygamber efendimiz “”aleyhissalatü vesselam”; kötü din adamlarıdır, buyurmuşlar. Kötü din adamları, insanların en kötüsüdür. Peki, kötü din adamları kimdir? Büyükler buyuruyorlar ki; Onlara ulema-i sû’ denir. Dünya menfaati, kendi şöhreti, kendi istikbali için dinden bahs ederler.
Büyükler buyuruyorlar ki; Cömertlik, vermek değildir. Cömertlik, Allah için vermektir. Verir; ama nefsi için verir, meşhur olmak için verir, ismi yazılsın der.. Bunların hiç faydası yoktur. Onun için, cömertlik çok kıymetli bir ahlâktır. Verdiğini Allah için verenlere cömert denir. Az versin- çok versin; ama yeter ki Allah için versin. O halde hepimiz hayatımızda, her ne iş yaparsak yapalım, her ne söylersek söyleyelim, her ne dinlersek dinleyelim, ya Allah rızası için ya nefsimiz içindir. Yani ibre her konuda bir sağa bir sola gidiyor. Vefat edene kadar artılar eksiler yazılıyor. Allah için olanlar artı, nefsimiz için olanlar eksi. İbre nereye götürürse oraya gideceğiz.