Enver abim buyurdular ki:
Peygamber efendimiz’e “aleyhissalâtü vesselâm” kâfirler, beddua et de, ad kavmi gibi, semud kavmi gibi bize de bela gelsin, peygamber olduğunu görelim derlerdi. Peygamber efendimiz de, Ben aranızdayım ben aranızdayken bela gelmez buyururlardı. (Vârisleri de böyledir). Büyüklerimiz buyuruyor ki; Belli bir yerin insanları üzerine azâb-ı ilahi geliyor olsa, o beldede emr-i maruf yapılıyorsa, Allahü tealanın dinine hizmet ediliyorsa ve Allahü tealanın sevgili kulları varsa, oraya umumi bela gelmez, Allahü tealanın azabı ref olur, yani kaldırılmaz, ertelenir. Oradaki azabı hak edenler de, dine hizmet edenler ve Peygamber efendimizin vârisi olan büyükler hatırına kurtulurlar. Bu hizmetlere ve büyüklere sevgisi olanlar dünyada bile kurtulurlar, ahiretde de inşallah kurtulurlar. Onun için, dinimizin yayılması için gayret etmeliyiz, hiçbirşey yapamıyorsak, hiç olmazsa Ehl-i sünnet itikadını anlatan kitabların dağıtılmasında, yayılmasında yardımcı olmalıyız. Bir kitab alıp sevdiğimiz bir arkadaşımıza verebilmeliyiz… Bunu da yapamayan, bu hizmeti yapanlara dua etmeli, onları sevmeli ki, bu kişilerin arasında sayılsın.